
İNFAZIN DURDURULMASI
CEZA HUKUKUNDA İNFAZIN DURDURULMASI: MEVZUAT, YARGI KARARLARI VE UYGULAMA
1. Giriş
Ceza yargılamasında hüküm kesinleştikten sonra infaz aşaması başlar. Ancak bazı durumlarda mahkemece verilen hapis cezası veya diğer yaptırımların infazı, çeşitli hukuki sebeplerle geçici olarak durdurulabilir. Bu durdurma işlemi, hem sanığın temel haklarını korumak hem de usule aykırı işlemleri telafi etmek adına önemlidir. Bu çalışmada, infazın durdurulmasına ilişkin mevzuat, uygulama esasları ve Yargıtay içtihatları incelenecektir.
2. Hukuki Dayanaklar
İnfazın durdurulmasıyla ilgili hükümler esasen şu mevzuatlarda yer almaktadır:
-
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun (CGTİHK)
-
Madde 17: Hükmün kesinleşmesine rağmen infazın ertelenmesi
-
Madde 18: Kesinleşen hükmün infazının geri bırakılması
-
-
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK)
-
Kanun yararına bozma (m. 309)
-
Yargılamanın yenilenmesi (m. 311 vd.)
-
-
Anayasa m. 36, 40 ve 138
3. İnfazın Durdurulmasına Neden Olan Başlıca Durumlar
a) Usulsüz Tebligat ve Savunma Hakkı İhlali
Sanığa hüküm veya duruşma günü usule uygun tebliğ edilmeden karar verilmişse, bu durum yargılamanın yenilenmesi, kanun yararına bozma gibi nedenlerle infazın durdurulmasına yol açabilir.
Örnek: Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2024/6505 E., 2024/8184 K.
b) Kanun Yararına Bozma Talebi
Adalet Bakanlığı’nın talebiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan kanun yararına bozma başvuruları, hükmün infazını durdurabilir.
CMK m. 309/4: “Bozulması istenilen karar henüz infaz edilmemişse infaz ertelenir.”
c) Hükümlünün Sağlık Durumu veya Yaşı
CGTİHK m. 16 ve 17 uyarınca ağır hastalık, gebelik, ileri yaş gibi sebeplerle infaz durdurulabilir.
d) Yargılamanın Yenilenmesi
CMK m. 311 vd. kapsamında yeni delil ya da tanık ortaya çıkması hâlinde yargılamanın yenilenmesi talep edilebilir ve bu süreçte infaz durdurulabilir.
e) AİHM veya AYM Kararıyla İhlal Tespiti
Anayasa Mahkemesi veya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin adil yargılanma hakkının ihlali yönünde verdiği kararlar, yargılamanın yenilenmesine ve infazın durdurulmasına yol açabilir.
4. Yargıtay Uygulaması ve Kararları
-
Yargıtay 1. Ceza Dairesi, 2024/6505 E., 2024/8184 K., 06.12.2024 T.
“Sanığa yapılan usulsüz tebligat nedeniyle savunma hakkı ihlal edilmiştir. İlgili hüküm infaza verilemeyeceğinden kanun yararına bozulmuştur. Bu durumda infazın derhal durdurulması gerekir.” -
Yargıtay 2. Ceza Dairesi, 2022/8354 E., 2022/10978 K.
“Hapis cezasının infazı sırasında hükümlünün ileri derecede hastalığının belgelenmesi üzerine infaz geri bırakılmıştır.”
5. Uygulamada Yaşanan Sorunlar
-
Mahkemelerin infazı durdurma taleplerini süresinde incelememesi,
-
Adli tıp raporlarının geç gelmesi nedeniyle sağlık nedenli durdurmaların gecikmesi,
-
CMK m. 309 başvurularında Bakanlık sürecinin uzun sürmesi,
-
Tebligatın usulsüz olmasına rağmen infazın başlatılması ve mağduriyet oluşması.
6. Değerlendirme ve Öneriler
-
Özellikle usulsüz tebligat nedeniyle verilen hükümler infazdan önce titizlikle denetlenmelidir.
-
Savunma hakkının ihlali nedeniyle infaza geçilmesi, Anayasa m. 36 ve AİHS m. 6’ya aykırılık oluşturur.
-
Mahkemeler, infazı durdurma taleplerini ivedilikle ele almalı ve geri dönüşü olmayan zararların önüne geçmelidir.
-
Yargılamanın yenilenmesi ve kanun yararına bozma süreçleri hızlandırılmalı, infazı gereksiz şekilde sürdürmemelidir.
7. Sonuç
İnfazın durdurulması kurumu, ceza adalet sisteminde temel hak ve özgürlüklerin korunması bakımından hayati bir rol oynar. Usulsüz yargılamalarla ortaya çıkan mağduriyetlerin telafisi ancak etkili bir infaz durdurma mekanizmasıyla mümkün olabilir. Bu bağlamda uygulamanın özenli, hızlı ve hak odaklı işlemesi gereklidir.
Makale bilgilendirme amaçlıdır. Hukuki destek için bizimle iletişime geçebilirsiniz.